Professional
New member
Kıtanın kaynakları üzerinde gözü olan çevrelerin, Afrika’nın stratejik kıymeti bulunan alanlarına askerî üsler konuşlandırarak global güç gayretinde rekabet imkanlarını artırmaya çalıştıklarını belirten Özdemir, “İnsanı merkeze alan, karşılıklı hürmet, karşılıklı yarar ve birlikte kalkınmaya dayalı anlayış ise ülkemizin Afrika’yla olan bugünkü münasebetlerinin temelini teşkil etmektedir ve Türkiye’nin Afrika Kıtası’na yönelik uyguladığı siyaset, giderek olumlu sonuçlar vermeye başlamıştır. 2002’de 12 olan kıta genelindeki büyükelçilik sayımız, bugün prestijiyle 43’e ulaşmıştır” dedi.
Konuşmasının devamında Yunanistan’ı Ege ve Doğu Akdeniz’de arttırdığı provokasyonlara değinen İsmail Özdemir, Yunanistan’ın yalnızca kendisine ve iktisadına ziyan veren askerî harcamalarının Türkiye’nin nazarında tüy sıkleti kadar bile kıymetli olmadığını tabir ederek, “İyi komşuluk münasebetleri yerine daima düşmanlık hissiyle hareket eden Yunanistan savaşın acı deneyimlerini farklı vakit içinderda tatmış bir ülkedir. ötürüsıyla gerginliğe mahal vermek, daima kışkırtıcı hareketlerde bulunmak ve alakaları zehirleyici bir tavır takınmak bu ülke açısından meseleleri çözmez, tersine önemli problemlerle yüzleşme mecburiyetini birlikteinde getirir. Türkiye zıtlığında bu sürat ve düzeyde ilerlerse bir gün kesinlikle karşılığını nazaranceklerini ise düzgün anlamalıdırlar” açıklamasında bulundu.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafınca, Yunanistan’ın Ege’de silahsızlandırılmış adaların statüsünü ihlal ettiği için Birleşmiş Milletler’e, Türkiye ismine 2 mektup gönderildiği ve Yunanistan’ın adaları silahlandırmaya devam etmesi durumunda adaların egemenliğinin tartışılacağını açıkça dünya kamuoyuyla paylaştığına dikkat çeken Özdemir; “Bu yaklaşım bize göre de doğrudur ve olması gerekendir. Her türlü hukuksuzluğu uygulayan, şımarıklığı saldırganlığa dökerek daha da saldırgan siyasetlere tartı veren Yunanistan bundan daha sonra atacağı her adımın karşısında gereken karşılık yanıt ve tutumu mislince nazaranceğini bilmeli, buna nazaran hareket etmelidir” diyerek, Yunanistan tarafınca aksi bir niyet besleniyorsa bunun faturasının değerliye mal olacağını belirtti.
Lozan ve Paris Antlaşmalarına uyulması gerektiğini belirten İsmail Özdemir, “Yunanistan gayriaskeri statüde olması gereken ada, adacık ve kayalıkları silahlandırmayı derhâl durdurmalı, yaptığı, bu vakte kadar sürdürdüğü tahkimatları geri çekmeli, Batı Trakya’daki Türk azınlığın haklarını ise iade etmelidir” tabirlerini kullandı.
Konuşmasının devamında Yunanistan’ı Ege ve Doğu Akdeniz’de arttırdığı provokasyonlara değinen İsmail Özdemir, Yunanistan’ın yalnızca kendisine ve iktisadına ziyan veren askerî harcamalarının Türkiye’nin nazarında tüy sıkleti kadar bile kıymetli olmadığını tabir ederek, “İyi komşuluk münasebetleri yerine daima düşmanlık hissiyle hareket eden Yunanistan savaşın acı deneyimlerini farklı vakit içinderda tatmış bir ülkedir. ötürüsıyla gerginliğe mahal vermek, daima kışkırtıcı hareketlerde bulunmak ve alakaları zehirleyici bir tavır takınmak bu ülke açısından meseleleri çözmez, tersine önemli problemlerle yüzleşme mecburiyetini birlikteinde getirir. Türkiye zıtlığında bu sürat ve düzeyde ilerlerse bir gün kesinlikle karşılığını nazaranceklerini ise düzgün anlamalıdırlar” açıklamasında bulundu.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafınca, Yunanistan’ın Ege’de silahsızlandırılmış adaların statüsünü ihlal ettiği için Birleşmiş Milletler’e, Türkiye ismine 2 mektup gönderildiği ve Yunanistan’ın adaları silahlandırmaya devam etmesi durumunda adaların egemenliğinin tartışılacağını açıkça dünya kamuoyuyla paylaştığına dikkat çeken Özdemir; “Bu yaklaşım bize göre de doğrudur ve olması gerekendir. Her türlü hukuksuzluğu uygulayan, şımarıklığı saldırganlığa dökerek daha da saldırgan siyasetlere tartı veren Yunanistan bundan daha sonra atacağı her adımın karşısında gereken karşılık yanıt ve tutumu mislince nazaranceğini bilmeli, buna nazaran hareket etmelidir” diyerek, Yunanistan tarafınca aksi bir niyet besleniyorsa bunun faturasının değerliye mal olacağını belirtti.
Lozan ve Paris Antlaşmalarına uyulması gerektiğini belirten İsmail Özdemir, “Yunanistan gayriaskeri statüde olması gereken ada, adacık ve kayalıkları silahlandırmayı derhâl durdurmalı, yaptığı, bu vakte kadar sürdürdüğü tahkimatları geri çekmeli, Batı Trakya’daki Türk azınlığın haklarını ise iade etmelidir” tabirlerini kullandı.